14/11 Elçilerin İşleri 24-26
[tr] Elçilerin İşleri 24-26
24:1 Bundan beş gün sonra Başkâhin Hananya, bazı ileri gelenler ve Tertullus adlı bir hatip Sezariyeye gelip Pavlusla ilgili şikâyetlerini valiye ilettiler.
2 Pavlus çağrılınca Tertullus suçlamalarına başladı. ‹‹Ey erdemli Feliks!›› dedi. ‹‹Senin sayende uzun süredir esenlik içinde yaşamaktayız. Aldığın önlemlerle de bu ulusun yararına olumlu gelişmeler kaydedilmiştir. Yaptıklarını, her zaman ve her yerde büyük bir şükranla anıyoruz.
4 Seni fazla yormak istemiyorum; söyleyeceğimiz birkaç sözü hoşgörüyle dinlemeni rica ediyorum.
5 ‹‹Biz şunu anladık ki, bu adam dünyanın her yanında bütün Yahudiler arasında kargaşalık çıkaran bir fesatçı ve Nasrani tarikatının elebaşılarından biridir.
6 Tapınağı bile kirletmeye kalkıştı. Ama biz onu yakaladık. Onu sorguya çekersen, onunla ilgili bütün suçlamalarımızın doğruluğunu kendisinden öğrenebilirsin.››
9 Oradaki Yahudiler de anlatılanların doğru olduğunu söyleyerek bu suçlamalara katıldılar.
10 Valinin bir işareti üzerine Pavlus şöyle karşılık verdi: ‹‹Senin yıllardan beri bu ulusa yargıçlık ettiğini bildiğim için, kendi savunmamı sevinçle yapıyorum.
11 Sen kendin de öğrenebilirsin, tapınmak amacıyla Yeruşalime gidişimden bu yana sadece on iki gün geçti.
12 Beni ne tapınakta, ne havralarda, ne de kentin başka bir yerinde herhangi biriyle tartışırken ya da halkı ayaklandırmaya çalışırken görmüşlerdir.
13 Şu anda bana yönelttikleri suçlamaları da sana kanıtlayamazlar.
14 Bununla birlikte, sana şunu itiraf edeyim ki, kendilerinin tarikat dedikleri Yolun bir izleyicisi olarak atalarımızın Tanrısına kulluk ediyorum. Kutsal Yasada ve peygamberlerin kitaplarında yazılı her şeye inanıyorum.
15 Aynı bu adamların kabul ettiği gibi, hem doğru kişilerin hem doğru olmayanların ölümden dirileceğine dair Tanrıya umut bağladım.
16 Bu nedenle ben gerek Tanrı, gerek insanlar önünde vicdanımı temiz tutmaya her zaman özen gösteriyorum.
17 ‹‹Uzun yıllar sonra, ulusuma bağışlar getirmek ve adaklar sunmak için Yeruşalime geldim.
18 Beni tapınakta adaklar sunarken buldukları zaman arınmış durumdaydım. Çevremde ne bir kalabalık ne de karışıklık vardı. Ancak orada Asya İlinden bazı Yahudiler bulunuyordu.
19 Onların bana karşı bir diyecekleri varsa, senin önüne çıkıp suçlamalarını belirtmeleri gerekir.
20 Buradakiler de, Yüksek Kurulun önündeki duruşmam sırasında bende ne suç bulduklarını açıklasınlar.
21 Önlerine çıkarıldığımda, ‹Bugün, ölülerin dirilişi konusunda tarafınızdan yargılanmaktayım› diye seslenmiştim. Olsa olsa beni bu konuda suçlayabilirler.››
22 İsanın yoluna ilişkin derin bilgisi olan Feliks duruşmayı başka bir güne ertelerken, ‹‹Davanızla ilgili kararımı komutan Lisias gelince veririm›› dedi.
23 Oradaki yüzbaşıya da Pavlusu gözaltında tutmasını, ama kendisine biraz serbestlik tanımasını, ona yardımda bulunmak isteyen dostlarından hiçbirine engel olmamasını buyurdu.
24 Birkaç gün sonra Feliks, Yahudi olan karısı Drusilla ile birlikte geldi, Pavlusu çağırtarak Mesih İsaya olan inancı konusunda onu dinledi.
25 Pavlus doğruluk, özdenetim ve gelecek olan yargı gününden söz edince Feliks korkuya kapıldı. ‹‹Şimdilik gidebilirsin›› dedi, ‹‹Fırsat bulunca seni yine çağırtırım.››
26 Bir yandan da Pavlusun kendisine rüşvet vereceğini umuyordu. Bu nedenle onu sık sık çağırtır, onunla sohbet ederdi.
27 İki yıl dolunca görevini Porkius Festus'a devreden Feliks, Yahudiler'in gönlünü kazanmak amacıyla Pavlus'u hapiste bıraktı.
25:1 Eyalete vardıktan üç gün sonra Festus, Sezariyeden Yeruşalime gitti.
2 Başkâhinlerle Yahudilerin ileri gelenleri, Pavlusla ilgili şikâyetlerini ona açıkladılar. Festustan kendilerine bir iyilikte bulunmasını isteyerek Pavlusu Yeruşalime getirtmesi için yalvardılar. Bu arada pusu kurup Pavlusu yolda öldüreceklerdi.
4 Festus ise Pavlusun Sezariyede tutuklu bulunduğunu, kendisinin de yakında oraya gideceğini söyleyerek, ‹‹Aranızda yetkili olanlar benimle gelsinler; bu adam yanlış bir şey yapmışsa, ona karşı suç duyurusunda bulunsunlar›› dedi.
6 Festus, onların arasında sadece sekiz on gün kadar kaldı; sonra Sezariyeye döndü. Ertesi gün yargı kürsüsüne oturarak Pavlusun getirilmesini buyurdu.
7 Pavlus içeri girince, Yeruşalimden gelen Yahudiler çevresini sardılar ve kanıtlayamadıkları birçok ağır suçlamada bulundular.
8 Pavlus, ‹‹Ne Yahudilerin yasasına, ne tapınağa, ne de Sezara karşı hiçbir günah işlemedim›› diyerek kendini savundu.
9 Yahudilerin gönlünü kazanmak isteyen Festus, Pavlusa şöyle karşılık verdi: ‹‹Yeruşalime gidip orada benim önümde bu konularda yargılanmak ister misin?››
10 Pavlus, ‹‹Ben Sezarın yargı kürsüsü önünde durmaktayım›› dedi, ‹‹Burada yargılanmam gerekir. Sen de çok iyi biliyorsun ki, Yahudilere karşı hiçbir suç işlemedim.
11 Şayet suçum varsa, ölüm cezasını gerektirecek bir şey yapmışsam, ölmekten çekinmem. Yok eğer bunların bana karşı yaptığı suçlamalar asılsız ise, hiç kimse beni onların eline teslim edemez. Davamın Sezara iletilmesini istiyorum.››
12 Festus, danışma kuruluyla görüştükten sonra şu yanıtı verdi: ‹‹Davanı Sezara ilettin, Sezara gideceksin.››
13 Birkaç gün sonra Kral Agrippa ile Berniki, Festusa bir nezaket ziyaretinde bulunmak üzere Sezariyeye geldiler.
14 Bir süre orada kaldılar. Bu arada Festus, Pavlusla ilgili durumu krala anlattı. ‹‹Feliksin tutuklu olarak bıraktığı bir adam var›› dedi.
15 ‹‹Yeruşalimde bulunduğum sırada Yahudilerin başkâhinleriyle ileri gelenleri, onunla ilgili şikâyetlerini açıkladılar, onu cezalandırmamı istediler.
16 ‹‹Ben onlara, ‹Herhangi bir sanığı, kendisini suçlayanlarla yüzleştirmeden, kendisine yöneltilen ithamlarla ilgili olarak savunma fırsatı vermeden, onu suçlayanların eline teslim etmek Romalıların geleneğine aykırıdır› dedim.
17 Onlar benimle buraya gelince, hiç vakit kaybetmeden, ertesi gün yargı kürsüsüne oturup adamın getirilmesini buyurdum.
18 Ne var ki, kalkıp konuşan davacılar ona, beklediğim türden kötülüklerle ilgili hiçbir suçlama yöneltmediler.
19 Ancak onunla çekiştikleri bazı sorunlar vardı. Bunlar, kendi dinlerine ve ölmüş de Pavlusun iddiasına göre yaşamakta olan İsa adındaki birine ilişkin konulardı.
20 Bunları nasıl soruşturacağımı bilemediğim için Pavlusa, Yeruşalime gidip orada bu konularda yargılanmaya razı olup olmayacağını sordum.
21 Ama kendisi davasını İmparatora iletti, İmparatorun kararına dek tutuklu kalmak istedi. Ben de onu İmparatora göndereceğim zamana kadar tutuklu kalmasını buyurdum.››
22 Agrippa Festusa, ‹‹Ben de bu adamı dinlemek isterdim›› dedi. Festus da, ‹‹Yarın onu dinlersin›› dedi.
23 Ertesi gün Agrippa ile Berniki büyük bir tantanayla gelip komutanlar ve kentin ileri gelenleriyle birlikte toplantı salonuna girdiler. Festusun buyruğu üzerine Pavlus içeri getirildi.
24 Festus, ‹‹Kral Agrippa ve burada bizimle bulunan bütün efendiler›› dedi, ‹‹Yeruşalimde olsun, burada olsun, bütün Yahudi halkının bana şikâyet ettiği bu adamı görüyorsunuz. ‹Onu artık yaşatmamalı!› diye haykırıyorlardı.
25 Oysa ben, ölüm cezasını gerektiren hiçbir suç işlemediğini anladım. Yine de, kendisi davasının İmparatora iletilmesini istediğinden, onu göndermeye karar verdim.
26 Ama Efendimize bu adamla ilgili yazacak kesin bir şeyim yok. Bu yüzden onu sizin önünüze ve özellikle, Kral Agrippa, senin önüne çıkartmış bulunuyorum. Amacım, bu soruşturmanın sonucunda yazacak bir şey bulabilmektir.
27 Bir tutukluyu İmparator'a gönderirken, kendisine yöneltilen suçlamaları belirtmemek bence anlamsız.››
26:1 Agrippa Pavlusa, ‹‹Kendini savunabilirsin›› dedi. Bunun üzerine Pavlus elini uzatarak savunmasına şöyle başladı: ‹‹Kral Agrippa! Yahudilerin bana yönelttiği bütün suçlamalarla ilgili olarak savunmamı bugün senin önünde yapacağım için kendimi mutlu sayıyorum.
3 Özellikle şuna seviniyorum ki, sen Yahudilerin bütün törelerini ve sorunlarını yakından bilen birisin. Bu nedenle beni sabırla dinlemeni rica ediyorum.
4 ‹‹Bütün Yahudiler, gerek başlangıçta kendi memleketimde, gerek Yeruşalimde, gençliğimden beri nasıl yaşadığımı bilirler.
5 Beni eskiden beri tanırlar ve isteseler, geçmişte dinimizin en titiz mezhebi olan Ferisiliğe bağlı yaşadığıma tanıklık edebilirler.
6 Şimdi ise, Tanrının atalarımıza olan vaadine umut bağladığım için burada bulunmakta ve yargılanmaktayım.
7 Bu, on iki oymağımızın gece gündüz Tanrıya canla başla kulluk ederek erişmeyi umdukları vaattir. Ey kralım, Yahudilerin bana yönelttikleri suçlamalar bu umutla ilgilidir.
8 Sizler, Tanrının ölüleri diriltmesini neden ‹inanılmaz› görüyorsunuz?
9 ‹‹Doğrusu ben de, Nasıralı İsa adına karşı elimden geleni yapmam gerektiği düşüncesindeydim.
10 Ve Yeruşalimde bunu yaptım. Başkâhinlerden aldığım yetkiyle kutsallardan birçoğunu hapse attırdım; ölüm cezasına çarptırıldıkları zaman oyumu onların aleyhinde kullandım.
11 Bütün havraları dolaşıp sık sık onları cezalandırır, inandıklarına küfretmeye zorlardım. Öylesine kudurmuştum ki, onlara zulmetmek için bulundukları yabancı kentlere bile giderdim.
12 ‹‹Bir keresinde başkâhinlerden aldığım yetki ve görevle Şama doğru yola çıkmıştım.
13 Ey kralım, öğlende yolda giderken, gökten gelip benim ve yol arkadaşlarımın çevresini aydınlatan, güneşten daha parlak bir ışık gördüm.
14 Hepimiz yere yıkılmıştık. Bir sesin bana İbrani dilinde seslendiğini duydum. ‹Saul, Saul, neden bana zulmediyorsun?› dedi. ‹Üvendireye karşı tepmekle kendine zarar veriyorsun.›
15 ‹‹Ben de, ‹Ey Efendim, sen kimsin?› dedim. ‹‹ ‹Ben senin zulmettiğin İsayım› diye yanıt verdi Rab.
16 ‹Haydi, ayağa kalk. Seni hizmetimde görevlendirmek için sana göründüm. Hem gördüklerine, hem de kendimle ilgili sana göstereceklerime tanıklık edeceksin.
17 Seni kendi halkının ve öteki ulusların elinden kurtaracağım. Seni, ulusların gözlerini açmak ve onları karanlıktan ışığa, Şeytanın hükümranlığından Tanrıya döndürmek için gönderiyorum. Öyle ki, bana iman ederek günahlarının affına kavuşsunlar ve kutsal kılınanların arasında yer alsınlar.›
19 ‹‹Bunun için, ey Kral Agrippa, bu göksel görüme uymazlık etmedim.
20 Önce Şam ve Yeruşalim halkını, sonra bütün Yahudiye bölgesini ve öteki ulusları, tövbe edip Tanrıya dönmeye ve bu tövbeye yaraşır işler yapmaya çağırdım.
21 Yahudilerin beni tapınakta yakalayıp öldürmeye kalkmalarının nedeni buydu.
22 Ama bugüne dek Tanrı yardımcım oldu. Bu sayede burada duruyor, büyük küçük herkese tanıklık ediyorum. Benim söylediklerim, peygamberlerin ve Musanın önceden haber verdiği olaylardan başka bir şey değildir.
23 Onlar, Mesihin acı çekeceğini ve ölümden dirilenlerin ilki olarak gerek kendi halkına, gerek öteki uluslara ışığın doğuşunu ilan edeceğini bildirmişlerdi.››
24 Pavlus bu şekilde savunmasını sürdürürken Festus yüksek sesle, ‹‹Pavlus, çıldırmışsın sen! Çok okumak seni delirtiyor!›› dedi.
25 Pavlus, ‹‹Sayın Festus›› dedi, ‹‹Ben çıldırmış değilim. Gerçek ve akla uygun sözler söylüyorum.
26 Kral bu konularda bilgili olduğu için kendisiyle çekinmeden konuşuyorum. Bu olaylardan hiçbirinin onun dikkatinden kaçmadığı kanısındayım. Çünkü bunlar ücra bir köşede yapılmış işler değildir.
27 Kral Agrippa, sen peygamberlerin sözlerine inanıyor musun? İnandığını biliyorum.››
28 Agrippa Pavlusa şöyle dedi: ‹‹Bu kadar kısa bir sürede beni ikna edip Mesihçi mi yapacaksın?››
29 ‹‹İster kısa ister uzun sürede olsun›› dedi Pavlus, ‹‹Tanrıdan dilerim ki yalnız sen değil, bugün beni dinleyen herkes, bu zincirler dışında benim gibi olsun!››
30 Kral, vali, Berniki ve onlarla birlikte oturanlar kalkıp dışarı çıktıktan sonra aralarında şöyle konuştular: ‹‹Bu adamın, ölüm ya da hapis cezasını gerektiren bir şey yaptığı yok.››
32 Agrippa da Festus'a, ‹‹Bu adam davasını Sezar'a iletmeseydi, serbest bırakılabilirdi›› dedi.